Ölümsüzlüğünün 50. yılında Nazım Hikmet...

Ölümsüzlüğünün 50. yılında Nazım Hikmet...






diyor ki;

"Akın var güneşe akın!

Güneşi zaptedeceğiz güneşin zaptı yakın! "

 

 

Güneşi içenlerin türküsü

 


Bu bir türkü: -
toprak çanaklarda
güneşi içenlerin türküsü!
Bu bir örgü: -
alev bir saç örgüsü
kıvranıyor;
kanlı, kızıl bir meşale gibi yanıyor
esmer alınlarında
bakır ayakları çıplak kahramanların!
Ben de gördüm o kahramanları,
ben de sardım o örgüyü,
ben de
“Ota, Süte, Ete, Umuda, Radyasyon Yağıyor”

“Ota, Süte, Ete, Umuda, Radyasyon Yağıyor”







Sen insanoğlu, o doymak bilmeyen iştahının önüne geçemediğin müddetçe!.. şiştikçe şişiyor ve gitgide daha da çok çirkinleşiyorsun. Sırf sen, tıka-basa doyacaksın! diye, bu kadar açgözlülük ve oyun-bozanlık yaparak darma-duman ettiğin dünyayı, hallaç pamuğuna çevirerek... eline ne geçecek sanıyorsun!..



Ne, yerin dokusunda ne, toprağın kokusunda ne, soluduğumuz havada ne de, insanın
Nazım Hikmet

Nazım Hikmet







ZAFERE DAİR



Korkunç ellerinle bastırıp yaranı

dudaklarını kanatarak

dayanılmakta ağrıya.



Şimdi çıplak ve merhametsiz

bir çığlık oldu ümid...



Ve zafer

artık hiçbir şeyi affetmeyecek kadar

tırnakla sökülüp koparılacaktır...



Günler ağır.

Günler ölüm haberleriyle geliyor.



Düşman haşin

zalim

ve kurnaz.



Ölüyor çarpışarak insanlarımız

— halbuki nasıl
İyi ki Doğdun Nazım Usta!

İyi ki Doğdun Nazım Usta!


108. Doğum Gününde
Bu Toprakların Büyük Ozanı Nazım Hikmet'i Saygıyla Anıyorum....
Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğizÇocuklar inanın, inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz, güneşli günlerMotorları maviliklere süreceğiz
Hani şimdi bizeCumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır,Yalnız cumaları, yalnız pazarları
Hani şimdi bizbir peri masalı dinler gibi